|
BASINA VE KAMUOYUNA
AKP, Madımak Oteli'ni 13 yıl sonra yeniden ateşe
verdi
"2 Temmuz'a 3 gün kala sanki katliamı yeniden onaylar
gibi, "müze" talebini reddetmek, aynı zamanda
bütün insani değerlere yapılan yeni bir saldırıdır."
2 Temmuz 1993 yılında Sivas Madımak Oteli'nde gerçekleşen
katliamın 13. yılındayız. Gerici güruhun "Şeriat
isteriz", "Cumhuriyet Sivas'ta kuruldu, Sivas'ta
yıkılacak" sloganları eşliğinde gerçekleştirilen
bu kıyımda, savunmasız insanların bir otelde kıstırılmasına
devletin güvenlik güçleri 8 saat boyunca seyirci kalmış
ve 35 insan diri diri yakılmıştır. Yangının alevlerinden
geriye de Sivas ve Türkiye adına utanç veren kara lekeler
kalmıştır.
Bu kara leke AKP iktidarının Madımak Oteli'nin müze
olmasına ilişkin kanun teklifini reddetmesiyle daha
da büyümüş, otel binasının kebap salonu olarak hizmet
vermesini onaylayan tutum en az Madımak Katliamı kadar
canımızı yakmış, ruhumuzu incitmiştir. AKP, 13 yıl sonra
Madımak Oteli'ni ve Alevileri yeniden ateşler içinde
bırakmıştır.
Madımak Oteli'ndeki insanlık dışı kıyımın vicdanlarımızda
yarattığı utancı hep birlikte temizlemek gerektiğine
inanıyor ve bunun salt Alevilerin sorunu olmadığı kanaatini
taşıyoruz. Toplumsal belleğimizde açılan yarayı da demokrasiye,
insan hak ve özgürlüklerine, eşitliğe, çok kültürlülüğe
inanan kesimlerle sarabileceğimizin farkındayız. Madımak
Katliamı'yla yüzleşmenin ve gerçek faillerin bulunmasının
gerekliliğine inanıyor, 2 Temmuz'un unutulması halinde
farklı kimlik ve inançtaki her insanın can ve mal güvenliğine
yönelik tehditlerin artarak devam edeceğini görüyoruz.
Türkiye, geçmişindeki bu utancı temizlemek, geleceğini
de aydınlatmak zorundadır. Aydınlığa ulaşmak da ancak
ve ancak karanlığın üzerine cesaretle gidebilmekten
geçer.
Katliamdan sonra Madımak Oteli hiçbir şey olmamış gibi
üstelik devlet teşvik kredileriyle tamir edilmiş, giriş
katına da Kebap Salonu açılmıştır. İnsanların yakılarak
katledildiği bir yerin otel ve kebap salonu olarak işletilmesinin,
büyük bir insanlık ayıbı olduğunu ilan eden Alevi örgütleri
bu nedenle geçtiğimiz yıl, "Türkiye'nin bu utançtan
kurtulması için, Madımak Oteli barış ve kardeşlik adına
Kültür ve Sanat Müzesi yapılmalıdır" diye bir imza
kampanyası başlatmışlardı. Kampanyaya Türkiye'den ve
Avrupa'dan binlerce kişi katılmış, toplanan imzalar,
hükümet adına Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'e,
Cumhurbaşkanı adına da Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri
Kemal Nehrezoğlu'na teslim edilmişti.
Bu yıl da 62 milletvekilinin imzasıyla meclise "Madımak
Müze Olsun" teklifi sunuldu, ancak teklif AKP'lilerin
oylarıyla reddedildi.
TBMM'de "Kabul edenler... Kabul etmeyenler... Kabul
edilmemiştir efendim" sözleri ile Madımak Oteli'nin
müze olması teklifi reddedilirken, 13 yıl önceki katliama
suç ortaklığı edilmiştir. Oteli yakarken "Allah
adına yak ula yak" diye naralar atan anlayışın
,Meclis'teki bugünkü temsilcileri, teklif mecliste görüşülürken
"sus pus" olmuşlardır. Çünkü o anlayış, Adalet
Bakanı düzeyinde, yakanların avukatlığını yapmıştır.
O anlayış, Fazıl Say'ın "Metin Altıok Ağıtı"
orotoryasında yer alan Sivas katliamı görüntülerini,
yakarken seyrettiren, sonrasında gerçekle kendisi yüzleşince
"çok vahşi" diye sansürleten anlayıştır. O
anlayış, 8 saat kuşatılan Madımak Otel'i yakılırken
"halkla güvenlik güçlerini karşı karşıya getirmeyiniz"
diyen ya da "çok şükür, otel dışındaki halkımız
bir zarar görmemiştir" diyen anlayıştır. Ne acıdır
ki, o anlayış, 13 yıl sonra bugün Türkiye'de demokrasinin
yeniden kurtarıcısı ilan edilebilmektedir.
Madımak'ın müze olmasını reddederek, katliamı gerçekleştirenlerin
ideolojik tercihine "evet" diyen, onlarla
aynı safta olduğunu gösteren AKP, siyasal İslam tezlerinden
vazgeçmemiştir. Madımak'la ilgili kanun teklifi bu anlamda
bir turnusol kağıdı işlevini görmüş, AKP'nin gerçek
rengini ortaya çıkarmıştır.
Kimi çevreler, "Milli Görüş gömleğimi çıkardım"
diyen Erdoğan'a inanma gafletini yaşayabilir ama bizler
bu sözlerin sahibini sadece Başbakanlığı değil, belediye
başkanlığı döneminden tanıyoruz. Ve bu başbakanın uygun
koşullar bulduğunda Ebu Suut gibi fetvalar vereceğini,
Yavuz siyasetlerine başvuracağını bilmekteyiz. Çünkü,
katliamdan 1 yıl sonra, 1994 yılında "Elhamdülillah
şeriatçıyız", 1996 yılında "Cumhurbaşkanının
imam hatipli olacağı günler yakındır." ve "Ben
meclisin dua ile açılmasından yanayım" diyen, Karacaahmet
Sultan Dergahı'na belediyenin kepçelerini sokan bu başbakan
değil midir?
Salı günü Meclis'te bırakın "Madımak Müze Olsun"
teklifi üzerine konuşmayı, kalkıp böylesine büyük bir
vahşeti bile lanetlemeyen AKP hükümeti ve tek tek AKP
milletvekilleri, bu teklifi reddederek bu utancı ve
katliamı fiili olarak onaylamışlardır. Ancak bu utanç
yalnızca AKP'lilerle de sınırlı değildir. Susanlar,
görmezden gelenler, 'aradan bu kadar zaman geçti, kaşımayın
bu olayları, artık unutalım" diyenler de bu teklifi
reddedenler kadar bu insanlık utancına, Türkiye'nin
ayıbına ortaktır.
2 Temmuz'a 3 gün kala sanki katliamı yeniden onaylar
gibi, "müze" talebini reddetmek, aynı zamanda
bütün insani değerlere yapılan yeni bir saldırıdır.
Bu utancın her seferinde yüzlerine vurulmasını istemeyenler,
Madımak Oteli'nin derhal kamulaştırılarak müze yapılması
için adım atmalıdırlar. Bu yapılmadığı sürece Madımak'ta
yakılanlar onları takip etmeye ve bu insanlık ayıbını
her seferinde yüzlerine vurmaya devam edeceklerdir...
ÇAĞRI
13 yıl sessiz kalanlar, artık seslerini yükseltmelidir.
Karanlığın cücelerine karşı, siyasetin dinbazlarına
ve düzenbazlarına karşı aydınlıktan, barıştan, özgürlükçü
laiklikten, emekten ve eşitlikten yana olanları 2 Temmuz'da
Sivas'ta Madımak Oteli önünde olmaya davet ediyoruz.
30.06.2006, Ankara
ALEVİ BEKTAŞİ FEDERASYONU (ABF)
PİR SULTAN ABDAL KÜLTÜR DERNEĞİ-HACI BEKTAŞ VELİ KÜLTÜR
TANITMA DERNEĞİ- HACI BEKTAŞ VELİ ANADOLU KÜLTÜR VAKFI-ANKARA
CEMEVLERİ YAPTIRMA DERNEĞİ-ÇANKAYA CEMEVLERİ YAPTIRIRMA
DERNEĞİ-SEYİT GARİP MUSA DERNEĞİ -HÜSEYİN GAZİ DERNEĞİ-KAYSERİ
PİR SULTAN DERNEĞİ-KAYSERİ HACIBEKTAŞ DERNEĞİ-HUBYAR
ALEVİ KÜLTÜR DERNEĞİ
BOZHÜYÜK HACI BEKTAŞ DERNEĞİ-YALINCAK SULTAN HACI BEKTAŞ
DERNEĞİ -TAŞDELEN HACIBEKTAŞ KÜLTÜR DERNEĞİ-NARLIDERE
ALEVİ BEKTAŞİ DERNEĞİ-ÇAMŞIH HÜSEYİN ABDAL KÜLTÜR DERNEĞİ
AVRUPA ALEVİ BİRLİKLERİ KONFEDERASYONU (AABK)
ALMANYA ALEVİ BİRLİKLER FEDERASYONU- FRANSA ALEVİ BİRLİKLERİ
FEDERASYONU- İSVİÇRE ALEVİ BİRLİKLERİ FEDERASYONU-
AVUSTURYA ALEVİ BİRLİKLERİ FEDERASYONU- HOLLANDA ALEVİ
BİRLİKLERİ FEDERASYONU- DANİMARKA ALEVİ BİRLİKLERİ FEDERASYONU-
BELÇİKA ALEVİ BİRLİKLERİ FEDERASYONU- İSVEÇ ALEVİ BİRLİKLERİ
FEDERASYONU - NORVEÇ ALEVİ BİRLİKLERİ FEDERASYONU
ALEVİ BEKTAŞ FEDERASYONU (ABF)
MİTHATPAŞA CAD. NO : 1/8 KIZILAY - ANKARA
Tel : +90 312 435 28 94
Faks: +90 312 435 61 02
|
|