TARİHE YOLCULUK - 2
KARBEAS - HUSEYİN GAZİ
KRİZOHER - BATTAL GAZİ BENZESMESİ
Titus ( Simeon) un yakilmasindan sonra gelisen olaylari
anlatmaya devam ediyorum
PAUL
Bu kiyimdan kurtulanlardan bir kismi Paul'un onderliginde
Sebinkarahisar'dan batiya dogru kactilar. Tarih kitaplari
bunlardan Paulikanlar diye bahseder, sanki o zaman
yeni ortaya cikmis sapkin bir Hristiyan mezhebi oldugunu
yazar. Halbuki bu insanlar, Hristiyanlik ortaya cikmadan
cok onceleri bu topraklarda hayat bulmus o inanisin
devami idiler.
TIMOTI MS 718 - 748
Paul'den sonra oglu Timoti bu insanlara 30 yil mursitlik
yapti (MS 718-748). Bizans Devleti 730 yilinda Timoti'yi
yakalayarak İstanbul'a getirdi, İmparatorun huzurunda
Ortodoks Patrigi tarafindan sorguya cekildi. Hristiyan
dinini Patrikten daha iyi bilen Timoti, oyle cevaplar
verdi ki, din konseyi onu suclayacak bir sey bulamadi.
( 7 asir sonra Osmanli din surasi da sorguya cektigi
Seyh Bedreddin'i suclayacak bir sey bulamamis, siyaseten
katline karar vermisti). İstanbul'daki yobazligi gorup
uykulari kacan Timoti, saliverildikten sonra muritlerini
Araplarin egemenligindeki Samsat'a goturdu.
ZEKERIYA VE JOZEF
Timoti oldukten 1 yil sonra MS 749 da Abbasiler,
Emevileri devirerek kendi adlari ile anilan hanedani
baslattilar. 772 yilinda Abbasiler Samsat'ta yasayanlari
Musluman yapma cabasina girisince, topluluk anayurda
geri donmek icin harekete gecti.
Timoti'nin oglu Zekeriya ile gidenler yolda Arap askerlerince
yok edildiler.
Timoti'nin muridi Jozef ile gidenler Araplari atlatip
Konya yakinlarindaki Antiok'a ulastilar.
Jozef burada 780 yilinda oldu.
TAHTACI SERGIUS MS 800 - 834
Sergius 800 - 834 yillari arasinda mursitlik yapti.
Bati Anadolu ve Toroslarda inancini yaydi. Yandaslarini
Antiok'tan Malatya Arguvan'a goturdu. O kadar cok
insani Hristiyanliktan dondurup kendi inancina kazandi
ki, Ortodoks Kilisesi ondan "İsa'nin surusunu
dagitti" diye soz eder. Yobaz bir Ortodoks tarafindan
Arguvan daglarinda odun keserken olduruldu. Hayatini
odunculukla kazandigi icin "Tahtaci" olarak
anilirdi. Bu toplulugun mursitleri, Hristiyan papazlar
gibi bedavadan gecinmez, ilk donem Alevi babalari
gibi hayatlarini calisarak kazanirlardi.
Bu cinayetten sonra, guvenlik amaci ile, tek bir
murside baglanmaya son verildi. Bir ocak yok edilirse,
digerleri devam edebilecekti. Boylece gizlilik derinlestirildi.
KARBEAS MS 843 - 863
Kralice Teodora zamaninda Ortodoks Kilisesi yine katliama
basladi. Onbinlerce insan olduruldu. Karbeas, yandaslarini
Arap Emirligi sinirlari icindeki Arguvan'a goturdu.
Orada eskiden Sergius'un goturdugu inananlar yasamaya
devam ediyorlardi. İnananlar, Anadolu'nun her yerinden
dalga dalga Arguvan'a goc etmeye basladilar. MS 843.
Karbeas bir ordu kurarak Bizans uzerine akinlara
basladi. İnananlar ilk defa silahlaniyorlardi. Karsisinda
hep savunmasiz insanlar bulup keyifle katliam yapan
Bizans ordusu saskinlik icinde kaldi.
Malatya Emiri'ne pek guvenmeyen Karbeas, merkezini
Divrigi'ye tasidi. Orada bir kale yapti. Bu, alinmasi
imkansiz bir kale oldu. Cok sarp bir tepede idi. Kaleden
Firat nehrine bir inis, bir cikis her biri 2,000 basamak
tas kesme iki merdiven vardi ki, kale susuz kalmazdi.
Karbeas, Anadolu'nun bircok yerine akinlar yapti.
Bir savasta Bizans bolge valisini oldurdu. 863 tarihinde
Ankara yakinlarinda bir savasta oldu.
KRIZOHER MS 863 - 872
Karbeas'in yerine yegeni, damadi ve komutani olan
Krizoher gecti. Kralice Teodora'nin oglunu Samsat
yakinlarinda yendi. Ankara'yi kusatti. Eskisehir onlerinde
Bizans ordusunu yendi. İznik, İzmit ve İzmir'i aldi.
Efes'in unlu katedraline atiyla girdi. Vİ. Konstantin
zamaninda İstanbul kapilarina dayandi. Merdivenkoy'de
Bizans ordusunu yendi.
Merdivenkoy'de Sahkulu Sultan Dergahi vardir. F.W.
Hasluck, 19. Yuzyil sonlarinda bu dergah hakkinda
Bektasilerin kendisine "bu dergahta Konstantin
ile savasan cok eski bir savasci dervis olan Sahkulu'nun
yattigini" soylediklerini yazmaktadir.
Buradan anliyoruz ki, Krizoher'in komutanlarindan
biri burada yatmaktadir.
Cunku Evliya Celebi, Seyahatname'sinde, Battal Gazi'nin
Camlica Tepesi'ne bir karakol kurdugunu yazar. Sahkulu
Dergahi da bu tepenin guney yamacindadir.
İmparator İ. Bazil, Divrigi'ye elci gondererek baris
istedi ise de baris gorusmeleri sonucsuz kaldi. Bazil,
Pullades adli bir haini elde etti. Pullades, Amorium
(Afyon) yakinlarinda Zogoloenus Dagi yamaclarinda
Bizans ordusu ile savasan Krizoher'e arkadan saldirdi
ve Bizanslilar Krizoher'i oldurdu. MS 872.
873 yilinda Divrigi'de cok siddetli bir deprem oldu.
Kale yikildi. Halk yikintilar altinda kaldi. Bizans
ordusu kaleye saldirdi. Ortodoks askerler kimseyi
sag birakmadi. Calti cayi gunlerce kizil akti. Bu
olaydan once ve sonra hicbir ordu deprem yikintilari
altindaki yarali savunmasiz halka saldirmadi.
KATLIAM VE IKINCI SURGUN
Onceki bolumde gordugumuz gibi, birinci surgun İmparator
İV. Konstantin (678-685) zamaninda olmus ve katliamdan
sonra bu gizli inanc sahiplerinden yakalananlar Bati
Anadolu'da Alasehir civarina ve Balkanlar'da Filibe
ve Rodop daglari eteklerine surulmuslerdi.
Simdi de, Divrigi Kalesi dustukten sonra, Bizans
askerleri Arguvan, Samsat ve Yukari Firat havzasindaki
bu insanlara ait tum yerlesim yerlerini yiktilar,
olenler oldu, kacabilenler kacti, yakalananlar İstanbul'a
getirilerek iskence ve tehditlerle inanclarindan donmeye
zorlandilar. Zor karsisinda inanclarini terk etmis
gorulenler Balkanlara, ilk surgunde gonderilenlerin
yanina surulduler. (873-874)
UCUNCU SURGUN
Bizanslilar 970 li yillarda sinirlarini yeniden Kuzey
Suriye'ye kadar genislettiler ve o bolgeye siginmis
olanlardan ellerine gecirdiklerini Balkanlar'a, Filibe'ye
surduler. Bu, Bizans eliyle yapilan ucuncu ve son
surgun idi. Bizans devlet kayitlari, kacip saklananlarin
Kuzey Suriye, Corum, Milet ve Efes'te gorulduklerini
yazmaktadir. Tabii bunlar Bizans'in tesbit edebildikleridir.
KAIBEAS - HUSEYIN GAZI
KRİZOHER - BATTAL GAZI BENZESMESI
Askar ata binsem gerek
Derya deniz sursem gerek
Meydanda savassam gerek
Atamdan guvatim vardir.
İnip İstanbul'u alam
Padisahi suya salam
Ayasofya'da bir dem kilam
Boyle bir niyetim vardir.
Hubyar Ayin-i Cem'i
Battal Gazi destanlarinda anlatilan olaylar, Karbeas
ve Krizoher'in yaptiklari islerle cakismaktadir. Karbeas
Huseyin Gazi olmus, Krizoher de Battal Gazi olmus.
Ancak soylencede bazi noktalar degisiklige ugramis.
1
Gercek hayatta, Malatya Emiri, Arguvan Valiligi'ni
Karbeas'a vermisti. Destanda ise Huseyin Gazi Malatya'ya
Vali olur. Tabii gercek hayatta Malatya'ya vali olan
Huseyin Gazi diye bir sahis yok.
2
Gercek hayatta Krizoher Karbeas'in yegeni iken, soylencede
Battal Gazi Huseyin Gazi'nin oglu.
3
Gercekte Krizoher Efes Katedrali'ne atiyla girmisti.
Soylencede ise Battal Gazi Askar isimli atiyla Ayasofya'ya
girmektedir. Ayasofya'ya atla girme diye bir olay
gercekte olmadi. Battal Gazi soylencesinin, gercek
olaylarin yer, zaman, kisi ismi olarak degistirilmesi
ile olustugunu soyleyebiliriz.
4
Battal Gazi Destani'nda anlatilan Huseyin ve Battal
Gazilerin Bizanslilari yendigi savaslar, Karbeas'in
Bizanslilara karsi carpistigi Sozopetra (837) ve Amorion
(838) savaslari basta olmak uzere Karbeas ve Krizoher'in
yaptigi savaslardir.
5
Karbeas'in kabri, 863 yilinda Bizans ordusu ile carpisirken
oldugu Ankara yakinindaki Huseyin Gazi Tepesi'ndedir.
Eylul'un ilk haftasinda buraya gelen Aleviler, semahlar
ve deyislerle Huseyin Gazi'yi yad ederler.
6
Krizoher, Eskisehir Seyitgazi ilcesi kuzeyinde Zogolenus
Dagi eteklerinde Bizans ordusu ile savasirken olmustu.
İste tam burada Turkmen dagi eteklerinde Ucler Tepesi'nin
yamacinda Battal Gazi Dergahi bulunmaktadir. Alevi
topluluklari yilda bir kez burada toplanarak Hac gorevini
yerine getirirlerdi. Buna Hacc-i Ekber (Buyuk Hac)
denirdi. Evliya Celebi, yazdigi Seyahatname'sinde,
bu dergahta ikiyuzden fazla Alevi dervisinin surekli
bulundugunu, gece gunduz gelene gidene candan hizmet
ettiklerini anlatir.
7
Haci Bektas-i Veli Velayetnamesi'nde, kutbu, piri
ve suyun basi olarak kendisinden 500 yil once bu topraklarda
yasamis Battal Gazi 'yi isaret eder.
Velayetname'de masalsi bir anlatim icinde Battal Gazi'nin
Eskisehir Seyitgazi ilcesindeki kabrini ziyareti nakledilir.
Haci Bektas, Battal Gazi'yi "esselamu aleykum
suyun basi" diye selamlar. O anda Battal Gazi'nin
kutlu mezarindan "aleykum selam ilim sehrim"
diye cevap gelir.
8
Haci Bektas'in yol arkadasi ve dergahin onemli dervisi
Hacim Sultan'in Velayetnamesi'nda anlatildigina gore,
Haci Bektas ve Hacim Sultan birlikte her yil Battal
Gazi Tekkesi'ni ziyaret ederler.
Degerli arastirmaci Baki Oz'e gore:
"Battal Gazi, Anadolu'daki tum Horasan erenlerinin,
Rum-Anadolu- Abdallarinin, Kalenderilerin, Haydarilerin,
Melamilerin, Babailerin, Ahilerin, Bektasilerin, Alevilerin,
İsiklarin, Torlaklarin ve Yenicerilerin ortak 'pir'i
olacaktir."
Bektas Veli-Battal Gazi iliskisi uzerinde calismalari
ile bilinen İlyas Kucukcan'a gore:
"1.Seyyid Battal Gazi zaviyesi, Kalenderi zaviyeleri
icinde en itibarlisi ve en ust duzeyde olanidir
2.Cuma gunleri burada buyuk ayinler yapildigi gibi,
her yil Kurban Bayraminda Hacilar Bayrami adiyla yapilan
ve Haci Bektas-i Veli tarafindan tesis edildigi bilinen
buyuk ayine tum Kalenderi onderleri ve kalabalik topluluklar
katilirdi.
3.Haci Bektas-i Veli basta olmak uzere tum Kalenderiler
ve diger onderler Seyyid Battal Gazi'yi en buyuk pir
olarak kabul ederlerdi.
4.Zaviyedeki seyhe Azam (Azim) Baba, yilda bir yapilan
buyuk ayine de Hacc-i Ekber (Buyuk Hac) denirdi."
9
Alevi ozanlarinin nefeslerinde de Battal Gazi, Alevi
yolunun gercek ulusu olarak ifade edilmistir.
Seyyid Battal Gazi bizim ulumuz
Gul Abdal'a dustu yine yolumuz
Erenlere ayan iste halimiz
Tutustu yuregim aslan elinden
Koroglu 1690 - 1763
Akoren Koyu, Zara
10
Huseyin ve Battal Gazilerin Divrigi'de de makamlari
vardir. Ayrica komutanlarinin da turbeleri vardir.
En onemlisi Cogi Baba (Kara Colu Baba, Cog Baba) adiyla
bilinir. Bir makami Sivas- İmranli Cogi Baba Koyu'nde,
digeri Sarkisla Alman Cermigi Koyu karsisindaki bir
mezradadir. 3 Temmuz'da Aleviler bu makamlari ziyaret
ederler.
11
Karbeas ve Krizoher'in yasamlari ve savaslari 4 ayri
soylenceye konu olmustur
A- Arap halk destani Delhemna : Bu destanda Karbeas
ve Krizoher, adi Abdullah olan bir Emevi komutani
olarak anlatilir. Alevilerin bir Emevi komutanini
ululastirip "ustun pir" olarak tanimalari
mumkun olmadigina gore, bu soylence inandirici degildir.
B- Bizans destani Digenis Akritas : Digenis iki soylu
anlamindadir. Akritas ise baglama calip nefesler soyleyen
savasci sinir boyu halkina Bizanslilarin verdigi isimdir.
Bu destanin kahramani Bizanslilara ve Araplara karsi
savasir. Bu destan gercege daha yakindir, cunku Karbeas
ve Krizoher, Akritas denilen sinir boyu halkindan
biri olarak gosterilmistir. Bu destanda Hristiyan
ve Ortodoks ogeler yoktur.
C- Ermeni destani Sassunlu David : Bu efsanenin kahramani
ve onemli kisileri hep Ermenidir. David'in yaptigi
isler Karbeas ve Krizoher'in yaptigi islerdir. Bizans
devlet kayitlarinda Karbeas ve Krizoher sapik inanc
sahibi sinir halkindan gosterilmistir, Ermeni olsalardi
Bizans devlet kayitlari bunu boyle yazardi. Dolayisiyla
Hristiyan Ermenilerin Karbeas ve Krizozer'i Ermeni
David olarak gostermeleri inandirici degildir.
D- Battal Gazi Destanlari : Arguvan, Malatya ve Divrigi
kaynaklidirlar. Battalnameler, yapisi ve anlatimi
bakimindan destansal Turk halk hikayelerine benzemez.
Kadin erkek tipleri ve inanc motifleri Anadolu kokenlidir.
12
Vikipedi, ozgur ansiklopedi
Battal Gazi, 8. yuzyilda yasadigi tahmin edilen ve
hakkinda cesitli inanislar birakmis bir liderdir.
Farkli kaynaklarda etnik kokeni Turk, Arap veya Anadolu
yerli halkindan olarak belirtilmistir. Battal Gazi,
Malatya'da dogmustur. Dogdugu ve yasadigi evin yeri
halen mevcuttur. Yikinti halinde korunmaktadir. Uzun
yillar halka yemek dagitilan hayrat yeri olarak kullanilmistir.
Evliya Celebi seyahatnamesinde bahsedilmektedir.
Battal Gazi hakkinda bugune ulasabilmis kaynaklar
sadece mesnevi tarzi yazilmis, birbirini hem destekleyen
hem de celisen olgular iceren destanlar ve halkin
hafizasinda kalmis olan bilgilerdir.
- Sayfa 10 -
13
http://www.t-k-p.org/alevilik/artf-4.htm
İsmail Kaygusuz
Yine bu donemde Paulikien'ler (Polikyenler) Firat'in
dogusuna, kivrim yaptigi Bizans arazisine yerlesmisler
ve Malatya emiri ile dostluk iliskisi icinde bulunuyorlardi.
Bizans'in Anadolu eyaletlerine (Thema'lara) akinlar
yapip, yagmalarla yasiyorlardi.
İlk onceleri, Emir'in onlara bagislamis oldugu Arguvan'a
yerlesen Paulikienler, onderleri Karbeas'in yonetiminde
845 yillarinda Tephrike (Divrigi) kalesinde, tam asker
ruhlu bir devlet merkezi kurdular. Bu, Muslumanlar
icin 856, 859, 861 yillarindaki Bizans saldirilari
sirasinda hazir guc oldu. Ancak sinir boylari otonomizminin
ozelligi olarak, Paulikienler 863'deki Emir Omer İbn
Abdullah'in olumu ve Muslumanlarin yenilgisiyle sonlanan
buyuk sefere katilmadilar. (Alain Ducellier, agy,
s.134. Kars.: Georg Ostrogorsky, Ceviren: Fikret İsiltan,
Bizans Devleti Tarihi, Ankara-1981, s.195 ve 207)
Not: İsmail Kaygusuz bu yazisinda Battal Gazi'yi Hz.
Ali sulalesinden olup Malatya'ya yerlesmis bir Arap
olarak gostermektedir. Hatta soy agaci bile vermis.
Bu da Alevilerin kendi soylarini Hz. Ali'ye baglama
amaciyla uydurduklari bir secere.
14
http://www.dogankoyu.com/alevilik/yazi/seyyid%20battal%20gazi.html
Seyyid Battal Gazi, Pavlikianlar doneminde yasadigi
kaynaklardan bilmekteyiz. Avasim bolgesi denen Bizans-Arap
sinir hattinda; "ozellikle Malatya ve Sivas arasindaki
daglarda gocebe olarak yasayan ve hayvanlarinin urunu
ile gecimlerini saglayan, cogu zaman muslumanlarin
yaninda, hiristiyanlara karsi savasan Pavlikienler
yasamaktaydilar."(13)
Seyyid Battal Gazi'nin 740 yilinda Emevilerle Bizanslilarin
Akroinon (Seyyid Gazi İlcesi) sehid dustugunu destanlardan
ogrenmekteyiz ki, olum tarihi gercekci degildir. Elliyi
askin Battal Gazi Yasam oykusunde dogum ve olum tarihleri
celiskilidir. Anlatilan tarihsel olaylara denk dusmemektedir.
Bu nedenle destan ve efsanelerde gecen tarihler, bilimsel
tarih metodolojisine uymamaktadir. Malatya tarihcisi
Mevlut Oguz da Battal Gazi'nin olum tarihini 740 olarak
kabul ederek yanilgiya dusmektedir. (14)
Dr. Hasan koksal ise, Malatya (Meliten)'de gecen tarihsel
kisi tahlillerinden sonra su kanaate variyor: "Seyyid
Battal'in yasadigi cag, henuz kesinlik kazanmamistir."(15)
Halbuki, Dr. İsmail Kaygusuz, "Seyyid Battal
Gazi, Abbasi Halifesi adina Malatya Valisi Omer bin
Abdullah'in da katildigi Sozopetra (837), Amorion
(838) ve daha bircok sinif savaslarinin kahramanidir."
demektedir.(16)
Battalnamelerden cikaracagimiz tarihsel kesit ile
Veli Baba Menakibnamesi (17) seceresinden, Battal
Gazi'nin yasadigi cag belirlenmektedir. Tahmini olarak
8. yy. İle 9. yy. Arasindaki 150 yillik bir donemi
kapsamaktadir ki; Battal Gazi'nin 150 yillik bir omrude
olasidir. Bu bolgede uzun omurlu insanlarin yasadigini
bilmekteyiz.
- Sayfa 11 -
Daha onceki Bizans'a yonelik Malatya merkezli saldiri
hareketlerini Halife Mutasim adina Turk komutan Afsin
yonetmistir. Bizans İmparatoru Theophilos (829-842)'un
ordularini yenen Turk komutan Afsin'le birlikte Battal
Gazi ve babasi ile amcasininda savasta komutan olarak
gorev aldiklari kanaatindeyiz. Cunku Battalnamelerde,
20 yil boyunca iki Abbasi Halifesinin ordularini yenen
ve Bagdat'i tehdid eden BABEK'i, Battal Gazi'nin oldurdugunu
belirtmektedir. Seyh Hasanli Ozan Kul Huseyin, "Battal
Gazi Destani" adli alti dortluk siirinde "Babik'in
gozunu oydu cikardi" demektedir ki, destan ve
siirde anlatilan Babek Olayi ile Battal Gazi'nin bir
ilgisi yoktur. Turk komutan Afsin, Babek'i yakalayarak
837 yilinda astirmistir. Abbasi ordusu icinde guclenen
Afsin'i de Halife kendisine rakip gordugunden 838'de
ortadan kaldirmistir. Babek ordusunda cok sayida Turk'un
olmasi ayrica halife ordusundan Noktay Komutasinda
yirmibin Turk'un katilmasi ve bu Turk askerler bir
bolumunun, Bizans ordusuyla birlikte, Sozopetra savasinda
Arap ordusundaki Turk'lere ve Battal Gazi'ye karsi
savasmalari, Battalname'ye ve siire Babek olarak girmis
olabilir. Cunku iki tarafta da carpisan Turklerdir
ki soylencelerin cogu birbirine karistirilmistir.
Bu Turklerin cogunlugu Malatya bolgesine yerleserek
Pavlikianlarla karisarak, İslamin Heterodoksi yanini
secerek, Battal Gazi'yi de Veli bilip Pir kabul ederek
Cem eylemislerdir.
15
Yukaridaki 12, 13 ve 14. bolumlerde verdigim arastirmacilarin
da tespit ettigi gibi, Battal Gazi hakkinda cesitli
kaynaklarin verdigi bilgiler celiskilidir, bilimsel
tarih metodolojisine uymamaktadir. Bazi arastirmacilar
bu bilgileri uzlastirmak icin Battal Gazi'yi 150 yasinda
savasa girmis gostermekten baska care bulamamislardir.
Ancak Turklerin cogunlugunun Malatya bolgesinde Paulikianlarla
(Bizans'in sapik dedigi eski din sahipleri ile) karistigini
ve Heterodoks İslami (Aleviligi) sectiklerini bir
arastirmaci tespit etmistir. Aslinda burada "sectikleri"
degil, "olusturduklari" demek gerekirdi.
Cunku Alevilik eskiden yoktu ki onu secsinler, burada,
eski din sahiplerinden aldiklari bilgileri de kullanarak,
Orta Asya'dan getirdikleri dinsel tapinma sekillerini
(samah vs..) İslamiyet inanci altinda devam ettirebilmek
icin Alevilik denilen ogretiyi zaman icinde kurumsallastirdilar.
(Onceleri Alevilik diye bir adlandirma yoktu, bunlara
Kizilbas Turkmenler denirdi. Alevilik adlandirmasi
benim bilgilerime gore son 200 yillik bir olaydir).
Anadolu'da eskiden beri yasamakta olan eski din sahipleri
de, Turkler icinde eridiler. (Belki onlar da, cok
eski devirlerde Anadolu'ya gelmis ve samah yapan,
dillerini unutmus Turklerdi ve benzer dinsel torenleri
yeni gelen Turklerde de gorunce kolayca onlarin icinde
eridiler. Bu konu tarihciler tarafindan arastirilmalidir.
Riza Zelyut'un son kitabi 'Yabanci Kaynaklara Gore
Turk Kimligi' yararli olabilir. Ben henuz okumadim.
Okuduktan sonra yorum yapacagim)
16
Aleviligi Hz.Ali ve 12 imamlara baglamak isteyenlerin
urettikleri Alevi tarihi icine Battal Gazi'yi (Yani
Krizoher'i) yerlestirmek, tarih dizini acisindan olanaksizdir.
Cunku onun yasadigi cagda 12 imamlardan kimileri henuz
dogmamislardi. Bu nedenle Battal Gazi'yi Aleviligin
disina tasimak ve zaman icinde unutturmak esas politika
haline getirildi. Cunku Battal Gazi olayi eselendikce
Krizoher'e ulasilacak ve Aleviligin bu eski Anadolu
dininden aldigi bazi seyler de oldugu anlasilacakti.
(Erdogan Cinar, Aleviligin Kayip Bin Yili 325-1325,
Kalkedon Yayinlari)