|
Sivas Unutulabilir mi? Unutulmalı
mı?
Anadolu'da önemli sayılacak bir zaman dilimi geçmiş
olmasına rağmen Sivas'ta yakılarak öldürülen 13'ü Sünni,
24'ü Alevi kökenli aydının acıları her yıl aynı yoğunlukta
tazeleniyor. Neden? Neden acılar unutturmak İçin Tanrı'nın
insanoğluna verdiği en önemli özelliklerden biri olan
unutma yeteneği Sivas konusu olunca işlemiyor? Neden?
Bunun önemli bir nedeni var. Vatandaş, Alevisi, Sünnisi
Safisi, Hanefisi, Hıris-tiyanı, Musevi'yle, devletin
adalet çarkının yeterince hızlı ve adil dönmesine inancını
yitirimiş durumda.
Adaleti tecelli ettirmesi beklenen mahkemelerde davalar
uzun sürüyor ve halk adalet gerçekleşmesini bekliyor
bunun tedirginliklerin i yıllarca taşıyorlar. Öyle ki,
adalet beklentisi içinde olan toplum için tabii bir
hale dönüşüyor ve acının yenilenmesi İçin 2 Temmuz'un
gelmesi yeterli oluyor. Dünyanın her ülkesinde olduğu
gibi Türkiye'de de insanlar bir olayı aynı şekilde ve
düzeyde değerlendirmiyorlar. Daha aydını, daha az aydını
var.
Daha aydın olanlar,devlet çarkının doğru ve adil dönmesinin
yalnız kendi çıkarları için değil, toplumun tümü için
Önemli ol duğunun bilincinde olanlar, "Sivas Olayı"nın
hafızalarda
canlı tutulmasından "tedirgin" oldukları için
değil, tarafsız ve
etkin bir devlet yönetimininin güvensizliği için; sürekli
bir uya
rıcı rolü üstlenmesinin doğru buldukları için, 2 Temmuz'un
"tedirgin" protestolarına katılmaktadırlar,
yirminci yüzyılda
Türkiyemizin en büyük kara deliği olarak abidesi olan
2 Temmuz; Türkiye'nin doğru, emin ve adil yönetimine
yol gösteren bir
gemi feneri gibi daima ışık saçmalıdır, hüzünlü ve ibret
verici ve
yeni Sivasların, Atatürk Cumhuriyeti'nde bir daha olmaması
için.
|
|