ASIMILE
OLMAYIZ KORKMAYIN
Sevgili Hasan Kaya´nin guruptaki degerlendirmelerle
ilgili güzel yorumlarini gözönünde bulundurarak konuyu
biraz daha acmak gerekir. Önce bir konuyu noktalamak
gerekir. Alevi kurumlarina solcularin egemen olduklari
savi dogru degildir. Sn. Hasana Kaya bunu, ---boslugu
birilerinin dolduracagi ---- seklinde degerlendirmis
ama olayin boyutu baskadir. Gerci Alevi örgütlülügü
cercevesinde böyle düsünenler ve bundan kaygi duyanlar
yok degil, ancak bu kisilerin konuyu teshislerinde eksiklikler
vardir.
Solcularin Alevi örgütlerinin tepesine gelmeleri ile
kendilerine solcu diyen bir kisim insanlarin Alevi örgütlerinin
kismi sorumluluk alanlarina gelmeleri arasinda ki büyük
bir fark vardir. Gercek olan ise, solcu olmadiklari
halde kendilerini solcu olarak nitelendiren bazi kisilerin
Alevi örgütlülügü icerisinde cesitli sorumluluklar üstlenmeleridir.
Soculuk, baska bir deyisle DIYALEKTIK MATERYALIZM en
genis yorumunu Marx`tan alir. Dini bir afyon olarak
ele alan bu ideolojide kisa vadeli hedef üretim iliskilerini
esitlemektir. En büyük celiskinin zengin- yoksul ( burjuvazi
- proleterya) arasinda gectigini, dolayisi ile iktidar
ile kapitalin esit paylasimini hedefler. Arti degerin
yeniden ortaya cikmasini engellemek icin ise önüne PROLETERYA
DIKTATÖRLÜGÜ stratejisini koyar. Dolayisi ile hedef
iktidardir. Ancak iktidar oldugunda belli bir kümeyi
ve etnik kökeni, veya belli bir cografyayi esas almayip,
kendilerine benziyen diger örgütlerle birlikte/birleserek
ortak MANIFESTO cercevesinde enternasyonal birlikteligi
hedefler.
Bununla da yetinmeyerek kir-kent, beyin-kol,cinsiyet
farkliligi... gibi celiskilerin giderilmesini hedefler.
Yani hedef daha da büyütülür ve DOGA ILE MÜCADELEye
dönüsür. Bu vesile ile önüne kisa vade de dünyayi, orta
vadede de dogayi hedef koyan Marksizm ile, Alevi örgütlerinde
kendilerini solcu olarak lanse edenler arasinda esasta
bir benzerlik yoktur. Ancak Alevi kümelesmeleri cevresinde
kendilerini Marksist olarak lanse eden bol miktarda
oportinist vardir. Bunlarin bir kismi gecmiste her hangi
bir örgüt ve fraksiyon icinde bulunduklarindan kendilerini
halen Marksist olarak görebilirler. Veya gecmisleri/
bazi söylemleri göz önüne alinarak bazi insanlar halen
bunlari Marksist olarak degerlendirebilirler. Fakat
bu insanlar artik KESINLIKLE Marksist degillerdir. Marksizmle
iliskileri sadece nostalji veya Marksizmden kismi etkilenme
olarak algilanabilir.
Marksizm ------SINIFLARI, HIYERARSIYI, DINLERI, IRKCILIGI,
TABULARI ve ANARSIZMI --- RED eder. Marksizmin savasi
esasta bu kesimlere karsidir. Önüne iktidari hedef koymasi,
iktidari aldiklarinda bu kesimleri tasfiye etmeyi hedefler.
Marksizm, mevcut iktidarin bu siniflar araciligi ile
olustugunu, dolayisi ile söz konusu siniflarin tasfiye
edilmesi gerektigini vurgular.
Sevgili Hasan Kaya´nin "Boslugu birileri doldurur"
seklindeki tespiti dogru olmakla birlikte, gercekte
ise boslugu dolduranlarin Marksist olmadiklaridir.
Alevi kümelesmeleri cevresinde bir dönem sol örgütlerde
bulunan ve oradan umutlarini kesen, savas kaybeden yenilmis
psikolojisini üzerinden atamayan bir cok gergin/problemli
insan görmek mümkün. Önüne koyduklari hedefin tutmadigini/tutmayacagini
düsünen ve o yapilanmadan kendi istegi ile ayrilan bir
cok kisi yeni yönelim adresi olarak Aleviligi görmüslerse,
bu artik onlarin Marxsizm ile catismaya basladiklarinin
tesbitidir. Sol söylemler bu gercegi kesinlikle degistiremez.
Bu vesile ile bunu kaygi olarak görenler yanilmaktadirlar.
Bence bir biri ile ilintili su noktalar üzeinde konusursak
daha somut seyler konusmus olacagiz.
--- Alevilik islamin disindadir diyenler acaba buna
neden ihtiyac duydular? Aleviligin Islam icinde olusu
kimi, niye rahatsiz etsin?
---- Alevilik tarihi 1000 yildir tezlerinin arkasinda
hangi acilim bulunmaktadir? 1000 yillik tarihin ilerisinin
degerlerini ne yapacaklar? Bu degerlerle kendilerini
Alevi olarak görenler ne olacak?
---- Alevilik Avrupa kültürünün bir parcasidir, veya
hristiyanliga daha yakindir diyenler kime sirin görünme
cabasindalar? Hangi siyasal düsünce, hangi ihtiyaclarla
Aleviligi AB ye yakinlastirmaya calisiyor?
--- Aleviligi yayilmaci Osmanli karsisinda Pir Sultanin
direnisci kimligi ile aciklamaya calisanlar, Emperyalist
AB ülkelerine Türkiye´yi sokmak icin neden olagan üstü
caba sarf ederler?. Yayilmaci Osmanli karsisinda direnme,
Emperyalist AB karsisinda egilme omurgasizligi nasil
izah edilecek?
---- Aleviligi sadece bir Kültür olarak görenler Aleviligi
ne oranda temsil edebilirler? Aleviligin diger degerleri
ne olacak?
---- Aleviligi siddeti savunan bir kültürel topluluk
olarak lanse edenler, bu sürecin giderek neye dönüsecegini
saglikli düsündüler mi? Böyle giderse yolun sonu aydinlik
mi?
---- Tasavvuf ve inanctan giderek soyutlanacak rotaya
sokuldugunda Alevilik, YÖNLENDIRILEN ALEVILIK durumuna
düsmez mi?
---- Aleviligin islamin icinde oldugunu savunanlara
neden genellikle Bagnaz Sii ve Bagnaz Sünni örnekleri
gösteriliyor? Kölelik caginda, orta cagda, yakin cagda
rotasindan cikmayan/ sapmayan Alevilik, modern iletisim
caginda neden rotasindan soyutlansin? Dostlarimiz bu
örnekleri vererek neden adres saptirmaya yardimci oluyorlar?
Dogru anlatilan ve dogru sürdürülen Alevilik neden cekim
merkezi olma yerine ASIMILE OLACAGIZ korkusu yayiliyor?
Bütün bunlar Alevi felsefesinde güvensizlik icermiyor
mu?
---- Siddeti savunan bir yapilanma nasil kitle örgütü
olabilir? Olsa bile Aleviligin genis bakis acisini kucaklayabilir
mi?
Sorular cok. Gelin bu konularda fikir cimnastigi yapalim?
Muhabbetlerimle
Kazim Balaban / Viyana
|