|
Hey dost!
Oturdum masanın başına yeni içimi döküyorum, konuşuyorum,
okuyorum, yazıyorum hakkın için halkın içinden;
İnsan hiç aralıksız, parçalara bölüneceklerdir. Rabbinin
rahmetine mahzar olanlar müstesna. (Hud s. 118-119 a.)
· Rahmet adamı bir hak yolcusudur.
· Rahmet adamı bölünüp, parçalanan hiziplerden etkilenmez,
çünkü her hizip kendi elindekiyle sevinip övünür. (Rum
s.31 -32 a)
· Rahmet ve düşünce adamının sığınağı killik, parti, kulüp,
vakıf, loca, gonca değildir. Rahmet ve düşünce adamı evrensel
prensiplere aşka ürettiği değerlere kısaca yaratıcının
koyduğu ilkelere sığınır. Çünkü düşünce adamı sürekli
değer üretir. Ürettiği değerlerden başını kaldırıp da
sığınacağı yere düşünmeze ihtiyacı yoktur. “Birine bir
yere teslim olmak iğreti hayatı kolaylaştırır. Hatta belalaştırır,
amma ölümsüzlüğün yolunu keser.
· Rahmet ve düşünce adamı bunu bildiği için bir yere teslim
olmaz. Mutlak özgürlüğün toprak dünyadaki görüntüden biridir.
· Rahmet ve düşünce adamı, bir iş ve yorgunluktan sıyrılır
sıyrılmaz, yani bir iş ve yorgunluğa koyulan yaratıcı
benliktir. (bak İnsirah sç 7.8) Bu yüzden o lafta kavgayla,
şekil ve kabukla uğraşmaz.
· Rahmet ve düşünce adamı diyalektiğin üstündeki rahmet
ve sükunet ilimindin nasipli olduğu için, onun iç dünyasında
düşmanlık barındırmaz. Çünkü onun iç dünyasında düşmanlık
barınmaz. Çünkü o bilir ki “Allaha yaklaşmış olmak onlardan
husumet olmaz”
· Rahmet adamı kimseden değildir, amma herkestendir. Yani
o evrensel bir benliktir. İnsanlığın tüm acılarını ve
sevinçlerini kendinde hisseder!
Erdiğim için
Gönül kuşun yükseklere salmadım
Dost aşkına yandım boşa yanmadım
Tedbirimi aldım yolda kalmadım
Yolda kalanları gördüğüm için
Kendim aradım okudum yazdım
Ümmül Kuran inmiş sırrını çözdüm
Aşkın şarabını yar ile içtim
Mest olan kırk cana erdiğim için
Bir canım bin cana göz gönül kattım
Hakikat yolunu buldum fark ettim
Taş atana deste deste gül attım
Gözcü Kara Ahmet olduğum için
Rahmanın hürmetine bağlandım
Kabul olan hürmetine inandım
Zülfikarım nice taşa dayandım
O sırrı noktaya vardığım için /Z. Yalçınkaya
|
|